Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

23 Mayıs 2014 Cuma

SOMA'YA GİTMEDEN

Sahaya çeşitli nedenlerle gitmeyi planlayanlara rehberlik etmesi amacıyla kişisel deneyim ve gözlemlerimle, Psiko-Sosyal Destek Merkezi görevlilerinden ve Türk Psikologlar Derneği İzmir Şubesinden iki psikolog ve travma çalışmaları sorumlularıyla yaptığım görüşmeler sonrası oluşturduğum bir dikkat edilecekler listesi;
Gönüllü olarak Sahaya gitmeden önce kendimize sormamız gereken şeyler;
  1. Neden gidiyoruz? Kaç kişi gitmeliyiz? Nereye başvurmalıyız?
  2. Şuanda gerçekten bize ihtiyaç var mı?
  3. Gidişimiz kime katkı sağlayacak?
  4. Gidişimizle sahada çalışan kişilerin iş yoğunluğunu arttırıp asıl yapmaları gereken işlere engel oluyor muyuz?Bizden önce giden başka gönüllülerinde aynı soruları sormuş olabileceğini düşünerek travmayı arttıracak soruları sormamak-davranışları yapmamak...
  5.  Bölgeye gitmeden de ne yapabiliriz?
  6. Kimlerle iletişim kurabiliriz? (Kriz merkezi sorumluları, muhtarlar, belediyeler, APHB… vb.) 
  7. İhtiyaçları en doğru kimden öğrenebiliriz?

 Sahada insanlarla temas ettiğimizde dikkat etmemiz gerekenler;
  1. Aileler kaza kelimesinin kullanılmasından hoşlanmıyorlarmış. Olay veya facia demeyi tercih ediyorlarmış. Üç farklı meslek elemanından da ilk sorduğumda aynı geribildirim geldi. Mümkünse olaydan söz etmeden iletişim kurmak. Eğer bir çocuk veya anne size olaydan söz etmeye başlarsa da sadece dinlemede kalmayı seçmenin doğru bir davranış olacağını söylediler. Sizin yorum yapmanız veya konuşmayı sürdürecek cümleler kurmanız  yaşadığı duygunun tekrarlanmasına neden oluyormuş.
  2. Duygu ve düşünceleri tekrar ettirmemeye özen göstermek.
  3. "Acınızı paylaşmaya geldik", "Yaralarınızı sarmaya geldik" cümlelerinin tepkiye neden olduğunu söylediler. 
  4. Çocuklara ve ailelere herhangi bir beklenti yüklememek. Her şeyi çözeceğiz mesajı vermemek. Sınırlılıklarınızı belirtmek. Vaatlerde bulunmamak.
  5. Her gidenin bir şey götürmesinin özellikle de çocuklarda sürekli birşey bekleme beklentisi yarattığına dikkat çektiler. Hediye götürülecek oyuncak, kitap,giysi vb. şeylerden çok güven geliştirecekleri yaşantılara ,parasal değil manevi şeylere gereksinim duyulduğunu özellikle vurguladılar.
  6. Sahaya özelliklede ev ziyaretlerine gidilecekse toplumsal yaşantıya aykırı kaçmayacak giysiler giymenin, iletişimi kolaylaştırdığı, çok temiz olmayan bir eve girildiğinde jest-mimiklere dikkat edilmesi gerektiğini söylediler. İnsanların evine, yaşam alanlarına gidiyoruzu unutmamak gerektiğine dikkat çektiler. Burası için bir önerim olacak yanınızda giderken yedekli çorapla gidin. Evlere girerken ayakkabınızı çıkarmak gerektiğinden çorap rahat olacaktır. Kendi sağlığınızda korumuş olursunuz. (Galoş asla giymeyin) Sahaya giden çalışanlara da şöyle bir uyarı gördüm; Süslü, gösterişli giysiler ve fazla makyajla sahaya gitmeyin.
  7. Drama çalışması yapacak gruplar için özellikle de bir uyarı yapıldı " 'Sandığı açıp bırakıp gitmeyin' o çocukları sonra kim toplayacak sahada.  Kişisel görüşümde çocuklarla drama çalışması şu an için çok zarar verici olabilir. Açığa çıkarılan bir durumu kontrol altına alamayacağımız işleri yapmamak daha iyi olabilir. Sürdürülebilirlik gerektiren çalışmalardan biri drama, güven gelişmeden ve travma eğitimi almamış isek özellikle de sınırlarını iyi çizmek gerekir.
  8. Bölgenin sosyal özelliklerine din, düşünce, yaşam biçimi vb. şeylerde önyargılı davranmamak. Tokalaşmak için karşı tarafın el uzatmasını beklemek mesela .
  9. Onurlarını kıracak şekilde davranmamak. ÖRNEĞİN İnsanların ellerine para sıkıştırmak.
  10. Çocuklar için yapılacak organizasyonların tüm çocuklar için olması ( yakınını kaybettiği için ödüllenmiş hissettirilmemesi yakınını kaybeden ve kaybetmeyenler arasında çatışmaların yaşanmamasına özen göstermek
  11. Sahaya gideceklerin Türk Psikologlar Derneğinden destek alarak-sahada nasıl davranılması gerektiği ile ilgili- eğitim ( 1 günlük) alınmasının uygun olacağı, dernekle bağlantı kurulmasının yeterli olacağı bilgisi verildi

Sevgi Koşaner

21 Mayıs 2014-İzmir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder